CHP Enerji Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, son yayımlanan EPDK verilerine göre sanayi sektörünün ilk iki aylık elektrik tüketiminde bir önceki yıla göre 1,84 puanlık; EPİAŞ verilerine göre ise geçen yılın ocak ayına göre yüzde 19,85’lik sert düşüşe dikkat çekti.
Enerji tüketim miktarının sanayi üretimi konusunda en güncel gösterge olduğunu söyleyen Yavuzyılmaz, “Bu tablo, sanayicinin omzundaki ağır yükü ve üretimden uzaklaştığını bir kez daha gözler önüne sermiştir” dedi.
Yüksek enerji maliyetlerine, yüksek faiz ve yüksek enflasyonun eklendiğini, bu çifte sıkıştırmanın da sanayiciyi yatırım yapmaktan kaçınmaya ittiğini belirten Yavuzyılmaz, işletmecilerin üretimden çekilmesi arz güvenliği tehlikesini doğurur. Üretim azalırsa da piyasada enflasyon tekrar körüklenir ve tehlikeli bir sarmala dönüşür” diyerek şunları söyledi:
ENERJİ MALİYETLERİ SANAYİCİNİN BELİNİ BÜKÜYOR
“Kur ve enflasyonun baskısı ile Türk lirasındaki değer kaybı, dövizle tedarik edilen hammadde ve ara malı maliyetlerini artırırken; enflasyonun ve faizin yükü yükseliyor. Bu çifte sıkıştırma, sanayiciyi yatırım yapmaktan kaçınmaya itiyor. Böylelikle, özellikle enerji yoğun sektörlerde maliyetler katlanıyor. Türkiye’de sanayi elektriğinin birim fiyatı, gelişmiş ülke ortalamalarının üç, kimi zaman dört katına kadar çıkabiliyor. Rekabetçi piyasada hammadde ve işçilik maliyetlerimiz zaten yüksekken, fatura üstüne gelen yeni faturalar sanayicimizi adeta bezdiriyor. Enerji tüketim miktarı, sanayi üretiminin düştüğünün en güncel göstergesidir. Bu tablo, sanayicinin üretim planlarını düşürme hatta zaman zaman durdurma noktasına getirdi. Sanayici hemen kapatıp gidemez, sonuna kadar direnir ama bir gün, o dirençte tükenir.
BU GİDİŞAT SÜRDÜRÜLEMEZ
İşletmecilerin üretimden çekilmesi arz güvenliği ve işçi çıkartma sorununu doğurabilir. Türkiye’de üretim azalırsa da piyasa enflasyonu tekrar körüklenir ve tehlikeli bir sarmala dönüşür. Bu durum, ihracatta gerileme, cari açıkta yeni rekorlar anlamına gelir. Diğer yandan, bugün Avrupa’da sanayi elektriği ortalaması 7–8 cent/kWh iken, Türkiye’de bu rakam 20–25 cent/kWh bandında seyrediyor. CHP olarak, hem konutlarda hem de sanayide ki elektrik tarifelerinin, gelişmiş ülkelerle makul bir aralıkta dengelenmesi gerektiğini, sanayicinin rekabet gücünün korunması gerektiğini söylüyoruz. İktidar bunun yerine berbat ettiği ekonominin maliyetini yeni vergiler ve zamlarla vatandaşın ve sanayicinin sırtına yüklemeye devam ediyor.
ÖNCELİKLE HUKUKUN AYAKLAR ALTINA ALINMASINDAN VAZGEÇİLMELİ
Bir an önce, enerjide faizsiz ve uzun vadeli kredi programlarının devreye sokulması gerekiyor. Ayrıca göz ardı edilen enerji verimliliği konusunda da politikalar geliştirilmeli. Bu bağlamda, eski teknolojilerin modernize edilmesi ve atıl kapasitenin harekete geçirilmesi için yine finansal destek imkânları sağlanmalı.
Tabi tüm bu sorunların asıl kaynağı hükümetin hatalı ve hukuksuz uygulamaları. Öncelikle hukukun ayaklar altına alınmasından vazgeçilmeli. Ekonomik sorunları gündem manipülasyonu ile maskeleyen değil, çözüme kavuşturan politikalara geçilmeli. Aksi takdirde, üretim düşüşü, işsizlik ve refah kaybı hepimizin geleceğini karartacak.”