Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkanı Hakan Yeşil, hükümetin kamu işçilerine verdiği artış oranı hakkında açıklamalarda bulunarak Türk-İş ile ortak karar verilen eylem planını açıkladı.
Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkanı Hakan Yeşil, hükümet adına kamu çerçeve protokolü görüşmelerine katılan TUHİS tarafından kamu işçilerine verilen yüzde 16’lık zam teklifinin yetersiz olduğunu belirtti. Başkan Yeşil, 600 bin işçiyi etkileyen teklifin enflasyon ve ekonomik kriz ile birlikte eridiğini söyledi. TÜRK-İŞ ile birlikte ortak karar verilen eylem planını hayata geçirdiklerini ve Hazine ve Maliye Bakanlığına tepki amaçlı yürüyüş düzenleyeceklerini açıkladı.
Başkan Yeşil açıklamalarında; “Bugün Başkanlar Kurulu’nda beraberiz. Bildiğiniz gibi Türkiye’nin gündeminde, üç gün önce başlayan İsrail-İran Savaşı ile Orta Doğu hareketlendi. Orta Doğu’nun karışmasına sebep olan İsrail’i buradan kınıyoruz ve lanetliyoruz.
Ülkemizdeki 600.000 işçiyi yakından ilgilendiren kamu sözleşmeleri gündemde. Kamu sözleşmemiz hâlen bir sonuca varmadı. Hükümetimizin bir teklifi vardı; bildiğiniz gibi geçen hafta yapılan teklifte ilk altı ay %16, ikinci altı ay %8, ikinci yılın birinci altı ayında %7, ikinci döneminde ise %5 oranında bir artış önerildi. Kesinlikle kamu işçileri olarak bunu hak etmiyoruz. Hükümet adına bize sunulan bu teklifin kabul edilebilir bir yanı yoktur. Yaşanılan enflasyonların ve ekonomik krizlerin sebebi bizler değiliz; bunu hiçbir zaman kabul etmedik, etmeyeceğiz.
Bunun için önümüzdeki günlerde eylem planlarımızı görüşmek üzere toplandık. Bugün bu toplantımızı sürdürüyoruz. Bu teklifi kabul etmediğimizi bir kez daha söylüyoruz. Bizler maden işçileri, kamu işçileri olarak hep beraber dört gözle bu sözleşmelerin bitmesini bekliyoruz. Birinci aydan bu yana süren sözleşme görüşmelerimiz, yaşanan ekonomik kriz ve enflasyonla beraber anlamsız hâle gelmiştir. Bu teklifin bu şekilde gelmesi, tüm kamu işçilerini ve maden işçilerini üzmüştür.
Yıllardır çalışıyoruz. Yerin altından 1 kg kömür çıkartmak, yer altındaki madenleri tespit etmek için taş demeden, zor kolay demeden mücadele ediyoruz. Türkiye ekonomisine katkı sağlamak için çalışıyoruz. Her gün ölümle burun buruna gelen insanlarız. Yeri geliyor direğin tepesinde, yeri geliyor aylarca yer altında çalışıyoruz. Yeri geliyor 500 metre yerin altına iniyoruz. Ama çalışıyoruz; öyle bir sektörün içindeyiz. Biz sadece yaptığımız işin karşılığını istiyoruz.
Önümüzdeki günlerde TÜRK-İŞ önderliğinde yapacağımız eylemlerin hazırlığı içindeyiz. Bununla ilgili kamuoyunu bilgilendirmek isteriz. Bizler, yarın saat 12:00’de TÜRK-İŞ ile beraber toplanacağız. Ardından saat 13:00’te Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na giderek burada sıkıntılarımızı anlatacak ve teklifin tekrar revize edilmesini isteyeceğiz.
Çarşamba günü, tüm sendika başkanları, temsilciler ve delegeler olarak Ankara Anıtpark’ta saat 11:00’de toplanarak Hazine ve Maliye Bakanlığı’na tepkimizi göstermek amacıyla bir yürüyüş gerçekleştireceğiz.
Bu eylemlerimiz, problemlerimiz çözülmediği sürece devam edecek. TÜRK-İŞ’in belirleyeceği şekilde önümüzdeki hafta da eylemlerimiz sürecek. Bizler bu teklifi kabul etmemiz mümkün değil. Bu anlamda tepkimizi demokratik yollarla göstererek hükümetin bir an önce bu teklifi revize etmesini talep edeceğiz.
“GREV OLACAK MI?”
Bizler, en son arabulucu sürecimizi tamamladık. 21 günlük arabuluculuk süreci bitti. Arife günü itibarıyla MTA’daki sözleşmemiz grev kararı sürecine girdi. TTK’da ise 11 Haziran’da arabuluculuk süreci sona erdi. Bizler de 11 Haziran itibarıyla grev kararını asmak zorundayız. Önümüzde bir aylık bir süreç var. Bu süreçte sözleşmenin sonuçlanması gerekiyor. Önümüzdeki eylemler sonucunda ne yapacağımıza tekrar düşünüp karar vereceğiz” ifadelerine yer verdi.
