En son söyleyeceğimizi,
İlk başta söyleyelim,
Kozlu’nun sahibi yok.
Şayet,
Kozlu’nun sahibi olsaydı üvey evlat muamelesi görmezdi.
Düşünsenize,
Karadeniz’in incisi olacaksınız,
Zonguldak’ın hızla gelişen ve nüfusu artan ilçelerinin ilk sırasında yer alacaksınız,
Lakin,
Kamu hizmetlerine erişime gelince,
Türlü türlü bahanelerle avutulacaksın.
Olacak iş değil.
Kozlu’da sorsanız,
Herkes Kozlu’yu seviyor,
İş icraata gelince hepsi sıvışıyor.
Ya da işi siyasete döküyor.
Siyasetiniz batsın.
Çaycuma bakın,
AK Parti Zonguldak Milletvekili Ahmet Çolakoğlu ile CHP’li Belediye Başkanı Bülent Kantarcı el ele vermiş ilçeye kamu hizmetlerini yağdırıyor.
Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Çaycuma’nın Yeni Adliye Sarayı’ndan yolların asfaltlanmasına kadar her şey yatırım programına alınmasına yönelik kararnameyi imzaladı.
Deme ki,
Belediye CHP’de olduğunda,
Merkezi Hükümetten destek alınabiliyormuş.
Bunun için,
Ankara’ya gidip,
Kapıları aşındıracaksın.
Kozlu’da Adliye Binası yokken,
Çaycuma’ya yenisi yapılacak.
Kozlu’da masaya vuracak siyasetçi, bürokrat, STK yok.
Şayet,
Savaş Çiloğlu Çaycuma’da değil de Kozlu’da olsaydı,
Devlet Hastanesi de,
Adliye Sarayı da,
Vergi Dairesi de yapılırdı.
Şayet,
Kozlu’da iktidar-muhalefet çekişmesi yerine birlik olunsaydı,
Kozlu’nun hiçbir sorunu kalmaz,
Kozlulular sorunlardan arınmış bir ilçede yaşam hakkına kavuşurdu.
Uzun lafın kısası,
Ne kadar ekmek o kadar köfte.