Kozlu, Zonguldak’ın hızla büyüyen ve gelişen bir ilçesi. Yaklaşık 50 bin kişilik nüfusuyla şehrin en kalabalık bölgelerinden biri olmasına rağmen, hak ettiği kamu hizmetlerinden mahrum bırakılıyor. Üstelik bu mahrumiyet sadece kamu hizmetleriyle sınırlı kalmıyor; can güvenliği açısından da Kozlu, Zonguldak’ın en riskli bölgelerinden biri haline gelmiş durumda. Bu durum, gözle görülür sorunlar karşısında yetkililerin adeta bir felaket yaşanmasını beklercesine sessiz kalmasıyla daha da vahim bir hal alıyor.
Son olarak, 14 katlı bir binanın çatı katında çıkan yangın, ilçedeki eksikliklerin ne derece ciddi olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Sağlı sollu park edilen araçlar, itfaiye ve sağlık ekiplerinin müdahalesini geciktirdi. İnsan hayatını kurtarmak için her saniyenin değerli olduğu böyle bir durumda, plansız şehirleşmenin ve denetimsizliğin nasıl ölümcül sonuçlar doğurabileceğini hepimiz gördük. Kozlu’nun sokakları, özellikle acil durumlarda hızla aksiyon almayı neredeyse imkânsız kılan bir karmaşa içinde.
Yıllardır "Akıllı Kavşak" olarak bilinen düzenleme, ironik bir şekilde "Kaza Kavşağı"na dönüştü. Her gün kazalarla gündeme gelen bu kavşak, yanlış planlamanın ve ilgisizliğin sembolü haline geldi. Aynı şekilde, “Sahil Yolu” olarak bilinen güzergâh, ne yazık ki “Ölüm Yolu” olarak anılmaya başlandı. Bu isim değişiklikleri bir tesadüf değil; aksine Kozlu’da uzun süredir süregelen sorunların doğal bir sonucu.
Sorunlar bununla da bitmiyor. Atıl durumdaki AVM binasının üst katlarından düşen sıvalar, her an bir vatandaşın başına ciddi bir felakete neden olabilecek şekilde tehlike saçıyor. İlçenin kaldırımları ise park edilmiş araçlarla dolu. Yayaların araç yolunda yürümek zorunda kalması hem riskli hem de bu düzensizliğin başka bir göstergesi. Dere üzerindeki köprüler ise yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya. Özellikle yoğun yağışlar sırasında bu köprülerin dayanıklılığı, can ve mal güvenliğini tehdit ediyor.
Bir diğer önemli sorun ise Kozlu Semt Polikliniği binası. Zamanında bölge halkına hizmet veren bu bina, artık işlevsiz hale gelmiş durumda. Sağlık gibi hayati bir hizmetin yeterince sunulamaması, Kozlu halkının göz ardı edildiğinin en somut kanıtlarından biri.
Kozlu’nun mevcut hali, bir facianın eşiğinde olduğumuzu net bir şekilde gösteriyor. Yetkililer, bu sorunları çözmek yerine sessiz kalmayı tercih ediyor. Sanki atıl durumdaki AVM binasından düşen sıva bir vatandaşın kafasına düşmeden, çürük köprülerden geçen araçlar ya da yayalar sel sularına kapılmadan bir adım atılmayacak gibi görünüyor.
Bu kadar sorun arasında, Kozlu halkı olarak neyi bekliyoruz? Sorunların çözülmesini mi, yoksa bir felaketin bizi uyandırmasını mı? Kozlu, nüfusu ve konumuyla Zonguldak’ın gözbebeği olabilecek bir ilçe. Ancak bu potansiyelin değerlendirilmesi, yetkililerin harekete geçmesine bağlı. Bekleyip görmek yerine, bu sorunları çözmek için şimdi adım atmanın tam zamanı. Yoksa Kozlu’nun adı, güzellikleriyle değil, ihmallerle hatırlanan bir ilçe olarak anılmaya devam edecek.