ALİ CİNAL


KOZLU’NUN SAHİPSİZLİĞİ…

KOZLU’NUN SAHİPSİZLİĞİ…


 

Ne demişler;
Kalbi doğru olanın yolu da doğru olur.
Kendini bilen ve kendinden emin olanlar mutlaka hedefe varır.
Bizde,
Kozlu’muz ve Kozlulular için bir yola çıktık.
Bu yoldan dönüş yok.
Bıkmadan,
Usanmadan,
Çekinmeden;
“Kozlu’ya Adliye, Devlet Hastanesi ve Vergi Dairesi istiyoruz” diye bağıracağız.
Biz,
Kozlu’nun ve Kozluluların hakkı olanı istiyor ve dillendiriyoruz.

Biz kişisel çıkar peşinde değiliz, olmadık; olmayacağız.
Biz Kozlu’nun ilçe statüsüne kavuşarak, Kozluluların yerinde hizmet almasını istiyoruz.
Bu sayede;
Kozlu’nun kendi ekonomik gücüne kavuşmasını arzuluyoruz.
Kozlu’ya çivi çakanı baş tacı yaparız, Kozlu’dan çivi sökeni de eleştiririz.
Eleştiriyoruz,
Eleştireceğiz.
Her kim ya da kimler olursa olsun bundan asla taviz vermeyeceğiz.

Kozlu’nun nüfusu 50 bine dayandı.
12 yıl önce ilçe oldu.
Ve Zonguldak’ın nüfus oranına göre en büyük üçüncü ilçesi ancak iş kamu hizmetlerine gelince 8 ilçe arasında sonuncusu.
Neden?
Çünkü,
Kozlu’nun sahibi yok.
Evet.
Acı ama gerçek.
Kozlu’nun ne siyasette, ne de bürokraside sahibi yok.
Öyle günü kurtarmayla bu işler olmuyor beyler.

Kozlu, Batı Karadeniz’in incisi durumunda, öyle diyoruz değil mi?
Kaç lira turizm geliri var?
Sıfır.
Orta ölçekli sanayisi var mı?
Hayır.
Neden?
Çünkü sahibi yok.

Biz,
Kozlu’nun ve Kozluluların yaşadığı sorunları yazıyoruz.
Sorumluları eleştiriyoruz.
Ne yani;
Müteahhit inşaat yapıyor diye kaldırımları yutma hakkı var mı?
Yok.
Kendi inşaatını yapmak için kazı yaparken yan binayı tehlikeye atma hakkı var mı?
Yok.
Kaldırımlara kurum ya da kuruluşların direk dikme hakkı var mı?
Yok.
Biz gerçekleri yazıyoruz, rahatsız olan varsa Adliye, Zonguldak’taki Liman Caddesi’nde gidip şikayetçi olabilir.
Keşke, Adliye Kozlu’da diyebilseydik…
Anlayana davul zurna saz, anlamayana ne desek az…