Din üzerinden atışmalar alevlendiğinde, atışan tarafların müşterek günah işleyecekleri veya işlenmiş bir günahı saklamaya çalıştıkları hissi uyanır bende. Ve maalesef çoğu zaman da haklı çıkarım…
Diyanet İşleri Başkanı Erbaş’ın, “İşyerlerimizdeki mesai saatlerini, okullarımızdaki ders programlarını cuma namazının vaktine göre düzenleyelim” sözleri gündem oldu.
Böyle bir açıklamaya gerek var mıydı?
Çoğu işyeri inançlar konusunda hassas. Okullar ve kamusal alan için hutbe irat etmeye gerek bile yok. Kamu olanaklarını gayet rahat kullanabiliyorsunuz, malum…
Neden “Eşeğin aklına karpuz kabuğu düşürüyorsunuz”?
Türkiye’de kullanmaya müsait öyle bir kitle var ki, iman ve İslam kelimeleri yan yana geldiğinde ağızlarından salyalar akıyor. Tahrik edip yeni bir çatışma ortamı yaratmak çok kolay… Bu tip çatışma ortamlarının tozu dumanı çok şeyleri gizlemeye muktedir.
Erbaş’ın, “Laikçi yobazların Diyanet’e ve şahsıma saldırıları sürüyor” şeklindeki son açıklaması, işgal ettiği makama hiç yakışmıyor.
Şahıs da makamda kutsal değilken, kendine koruma kalkanı olarak makamı kullanmak, kutsamaya çalışman çok yanlış…
Kutsal olan dindir… Dine ve dinin değerlerine tavrın ile hakaret ettirme!
Din dersi hocamız derdi ki, “Küfretmeyin, hele ki inanca asla. Siz Müslümansınız. Karşınızdaki sizin inancınıza söverse altından kalkamazsınız” …
Sayın Erbaş’ın da bunu bilmesi gerekirdi. Makamdan güç devşirenin makama verdiği zarar bu olsa gerek...
Tartışmalara dönecek olursak… Tozun dumanın sebebi din diyanet değil…
Sebep Ekonomi…
Ek vergiler, zamlar, halkın sıkılan kemeri kurtarmıyor… Bakan, Şimşek gibi vatandaşı çarpsa da itibarın karnını doyuramıyor.
Bir şeyleri satmak, sıcak para bulmak lazım lüks saltanatını doyurmak için…
Halk ekonomi konuşmasın, olanı biteni anlamasın diye dikkatleri başka yerlere çevirmek lazım.
Muhalefeti karıştırmayı veya yeni günahlar yüklemeyi istediği ölçüde başaramayan AKP’nin daha güçlü şoklara ihtiyacı var.
Din gibi, maalesef.
Alın size diyanet… Tarihinin en başarısız başkanıysan, lüksünü besleyen siyasete diyet ödemen kaçınılmaz…
Başarısız derken iftira etmiyorum. Bunca yatırıma ve kadroya rağmen yaşananlara bakın!
Daha önce bu satırlarda kaleme aldığım Marmara Üniversitesinin araştırmasını Sayın Erbaş kaynağından okumalı. Döneminde gençler arasında dinsizlik eğilimi katlanarak artmış…
Camiler boşalıyor…
Son günlerde yobazlık kelimesi etrafında ciddi gruplaşma var… Kimi dindara, bir kısım laikim diyene yobaz diyor…
Müslümandan yobaz olmaz! Bu lafı söyletmeyin.
Müslüman görünümlü yobazlar mı; onlar başka bir şey…
