AKP VE İZLERİNDEN İŞTE TAM BU YÜZDEN KURTULMAK GEREK!..

1 Mayısta, Karasu’da inşaat ve hırdavat malzemeleri satan bir dükkândan alışverişimi yapmış çıkıyorken, içeriye bir hanımefendi girdi.

CHP Sakarya milletvekili adaylarından biriyle esnaf ziyareti yaptıklarını anlatmayı başaramadan, dükkân sahibi hiddetle bağırmaya başladı. Saniyeler içinde kontrolden çıkan dükkân sahibi ve çalışanı PKK’sından vatan hainliğine kadar her şeyi sıraladı.

Sonra iyi giyimli bir beyefendi girdi içeri, “selamünaleyküm” dedi. Belli ki o da CHP taifesinden.

Ortalık kızılca kıyamet.

Adam, “ya selam verdik. Allah’ın selamını da mı almayacaksın” deyince dükkân sahibi bir an durdu ve ama aynı hiddetle selamı kerhen alıp, hakarete, devam etti…

HDP’den başladı, imansızlıkla devam edip, vatan hainliğinden çıktı.

Dükkanına birisi giriyor, selam veriyor… Meramını anlatmasına fırsat bile vermeden hakaret ediyorsun. Onlar “Allah düşmanıymış” … Diyorsun.

Yazık!

Ama önce sana ve senin gibilere yazık!

Kişi, diğer kişiye kafir dese, orada mutlaka bir kafir olur. İtham edilen kafirse sorun yok. Ama değilse söyleyen kafir. (Dinin düşmanı kafirdir.)

Ebu Zer’den rivayet edilen hadisi hatırlarsak. “Hiç kimse, başka bir kişiye fasık (yoldan çıkmış sapmış) diye söz atamaz, kafir diyemez. Eğer fasık dediği kimse fasık, kafir dediği kimse de kafir değilse, bu sıfatlar muhakkak onları söyleyen kimseye döner.”

Din bilmez, insanları dinsizlikle, kafirlik veya yoldan çıkmışlıkla suçlar. Zamanın makbul şahısları(!)

Cahilin ferasetini öven üniversite rektörümüz varken memleketten çıksa çıksa bu cahil cühela takımı çıkar. Ne bekliyoruz ki?

Bir de adam girince “Selamünaleyküm” demişti. Hiddet gözlerini körelttiği gibi kulakları da tıkamış ruhu haydutlaşmışın.

HDP’nin, PKK uzantısı ve onunla iletişim kurmanın ahlaksızlık olduğunu söyleyip, terör örgütüyle öyle veya böyle doğrudan görüşene şakşakçılık yapacaksın, devlet televizyonlarına terörist kardeşlerini çıkartanları görmezden geleceksin.

Üç maymunu oynayıp aptala yatacaksın…

Saklayacaksın…

Yalanlayarak, başka bir yalana ortak olacaksın.

Bu arada çok önemli, Müslüman yalan söylemez! 

Son peygamber (SAV), Ebu Derda’ya ne diyor(?), okuyun hele;

'Ey Allah'ın Resulü! Müslüman içki içebilir mi? Efendimiz (SAV) 'İçebilir (Yanılabilir, günaha girmiş olabilir)' der.

'Müslüman hırsızlık yapabilir mi?' diye sorar bu sefer.  'Yapabilir' cevabını verir Resulullah.

'Müslüman zina yapabilir mi?' Efendimiz 'Evet yapabilir' (Gaflete düşüp günah işleyebilir) buyurur.

Peki, yalan söyler mi?' diye sorunca. Hz. Muhammet (SAV) oturduğu veya dayandığı yerden doğrulur ve hiddetle 'Müslüman yalan söylemez. Yalanı ancak iman etmeyen kimse uydurur” der…

Gerçeği saklamakta yalan…

…

Vatan hainliği yakıştırması en can acıtıcı durum.

Millet İttifakını, seçim sonrası bekleyen en büyük mesele, Milli birlik, diyalog ve fikri sabitteki algı sorununun çözümüdür. Ekonomi bunların yanında çerez gibi kalır.

Türkiye’nin yarıdan fazlasına vatan haini diyebilmek veya öyle sanmak…

Eğer beka sorunundan söz edilecekse altında yatan neden bölücülüktür. Başkalarını vatan haini görüp kendi nefsini temize çıkartmaktır.

Birileri, ülkenin yarısından çok fazlasını, sebebi ispata muhtaç, saçma nedenlerle vatan haini ilan ediyorsa, ciddi şekilde psikiyatrist desteğine ihtiyaç var demektir.

Müslüman kurana ve sünnete uymuyor, Türklük desen ayaklar altına alınmaya çalışılıyor.

Bela büyük.

Geldiğimiz noktanın tek sorumlusu AKP’dir. Birileri kandırmış olsa bile (!), ülkeyi yirmi yılı aşkın süredir Ak Parti yönetiyor. Bu garabetin hesabını vermek zorundalar…

İşte tam bu yüzden; yukarıda anlattığım ve fazlası olmayan, hatta eksiği olan olay yüzünden, Türkiye 14 Mayısta AKP ve izlerinden kurtulmalıdır.

Orjinal Köşe Yazısına Git